My dearest blog,
Uzun zamandır seni habersiz bıraktığım için kusura bakma. Öyle içler acısı ,yürek yakan,mendile sümkürten olaylar oldu ki burada teker teker anlatıp bir intiharlar silsilesi başlatmak istemem. O yüzden sana sadece hikayenin sonunu anlatacağım. Bugün yolda adımlarım adımlarım arkasından sekeriken, çıçıçıçıçeynceees diye şarkılar söyleriken yolun ilerisinde yürüyen arap bacıyı fark ettim. Sanki türk filminden çıkmış gibiydi. Sırtında küfesiyle gidiyordu. Bir an için geçtiğim sokağın fazlasıyla karanlık olduğunu ve sokakta arap bacıyla yalnız olduğumu fark ettim. Çıçıçıçeyyncees’im azıma tıkandı.Sokağa bir sessizlik çöktü. Derken arap bacı bana dönüp gülümsedi. İşte o an dostlar, işte tam o an ,o bembeyaz dişleri koca koca gözleri gördüğüm o an oracıkta ölmek ve hikayenin gerisini görmemek istedim. Korkudan altıma işeyebilirdim,neyseki hiç çişim yoktu. Arap,küfe ve ben daha ne kadar böyle yürümeye devam edebilirdik bilemiyordum. Gözüm küfenin ritmik olmayan sarsıntılarına takılmıştı. Sanki içinde bişiyler zıplıyordu. Kırmızı sivri sivri şeyler. Adımlarımı sıklaştırıp yakından bakmak için arap bacıya yaklaştım. Vıcır vıcır sesler geliyordu. Kırmızı üçgenler,sesler,küfenin pis kokusu. Artık yeterdi,burada neler oluyordu? Kusmak istiyordum, ellerim titriyordu,başım dönüyordu. Şimdi ben zamanın beni sancıya mıhladığı yerde miydim? Zaten aklımı da yitirmeye başlamıştım. Gözlerime inanamıyordum ama küfeden küçük bir cin çıkmış Türken Şoray gibi dansediyordu.Sonra diğerleri yavaş yavaş çıktılar.Binlerce cin. Ediz Hunlar,Filiz Akınlar,Sezercik,Ayşecik,Turist Ömercik, Kartal Tibet... “Siz burada ne arıyorsunuz?” diye sordum Sezercik ‘e. “Biz hep buradaydık, herkes, her şey buradaydı” dedi. Bana simidinin yarısını uzattı. “O filmleri hep bu küfenin içinde mi çektiniz?”dedim. “Ne küfesi? “dedi Sezercik cini bana “küfe falan yok .” Etrafıma göz gezdirdiğimde arap bacı ve küfesi kaybolmuştu hakkaten de. Cinler etrafımdaydı artık. Ya ben küfeye girmiştim ya da bunlar iyice yoldan çıkmışlardı. Dünya böyle bir yer değildi eskiden, zaman çok değişmişdi. Bir süre bu ufacık yaratıkları izledim. Kadir İnanır’ın cini gelip paçamdan çekti. “Seni hiç sevmedim sütoğlan” dedim ona ve oradan yavaş yavaş uzaklaştım.Kargaya gidip bi bira içtim.
Saturday, September 1, 2007
Subscribe to:
Posts (Atom)